Bielefeld ve Rheda-Wiedenbrück Alevi Kültür Merkezleri’nin birlikte düzenlediği “Alevilik Sempozyumu ve Konseri”, 2 Kasım 2025 Pazar günü Bielefeld – Kultur- und Kommunikationszentrum Sieker’de yüzlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirildi.
(Haber Masası) – Gün boyu süren sempozyumda Alevi inancının tarihsel kökleri, felsefi temelleri, örgütlenme biçimleri, medyadaki temsili ve siyasetteki yansımaları kapsamlı biçimde ele alındı.



Sempozyumda, Alevi toplumunun güncel sorunlarının yanı sıra ocak ve dergâh geleneği, analığın ve dedeliğin inançsal rolü, örgütlü Alevi hareketinin tarihsel kazanımları ve geleceğe dönük kurumsal yapılanma hedefleri tartışıldı. Alevi kurumlarının kendi öz gücüyle yol yürümelerinin öneminin vurgulandığı etkinlikte, dayanışma ve örgütlü mücadele çağrıları dikkat çekti.
Felsefi, Tarihsel Ve Siyasal Bir Buluşma
Moderatörlüğünü Birsen Temir Saraç’ın yaptığı sempozyuma gazeteci Hüsnü Mahalli, yazar Kemal Bülbül, AABK Eşit Başkanı Hüseyin Mat, AABF İnanç Kurulu Başkanı Hasan Ali İçlek Dede, gazeteci-yazar Necdet Saraç ve gazeteci Miyase İlknur konuşmacı olarak katıldı.




Açılış konuşmalarını Bielefeld Alevi Kültür Merkezi Başkanı Murat Türker ile Rheda-Wiedenbrück Alevi Kültür Merkezi Başkanı Cihangir Altunöz yaptı. Altunöz, Kerbela’dan bugüne toplumsal özgürlük mücadelelerinde hayatını kaybedenler için saygı duruşu çağrısında bulundu. Saygı duruşunun ardından Murat Türker söz aldı. Türker, konuşmasında Alevilerin örgütlü birliklerini güçlendirmesinin önemine dikkat çekerek, etkinliğe emeğiyle katkı sunan kadın-erkek tüm canlara teşekkür etti.
Alevi İnanç Toplumunda Dede’nin Rolü
Açılışın ardından kürsüye çıkan AABF İnanç Kurulu Başkanı Hasan Ali İçlek Dede, “Alevi İnanç Toplumunda Dede’nin (Pir’in) Önemi” başlıklı sunumunda Alevi ocak sisteminin tarihsel kökenlerini anlattı. İçlek Dede, Aleviliğin bir “ikrar yolu” olduğunu, ikrarın pir ile talip arasındaki bağın temelini oluşturduğunu belirterek, “Aleviliğin geleceğe taşınması, ikrar bağının korunmasıyla mümkündür” dedi.
Alevi Kurumsallaşması Ve Mücadele Geleneği
Alevilik Sempozyumu’na konuşmacı olarak katılan AABK Eşit Başkanı Hüseyin Mat, Almanya Alevi hareketinin kuruluş sürecini ve kazanımlarını anlattı. Kamu tüzel kişiliği statüsünün ve Alevilik derslerinin önemine değinen Mat, İstanbul’daki Garip Dede Dergâhı’nda alınan “Alevi Bektaşi Temsilciler Meclisi” ve “Dünya Aleviler Birliği” kararlarının tarihsel değerine vurgu yaptı. AKP iktidarının yeni kuşatma ve asimilasyon politikalarına karşı Alevilerin örgütlü birliklerini büyütmeleri gerektiğini ifade etti.

Aleviliği Yol Diliyle Savunmak
Alevilik Sempozyumu’na konuşmacı olarak katılan yazar Kemal Bülbül, yaptığı etkileyici konuşmada Alevi toplumu içindeki farklılıklara “Yol bir, sürek bin bir” anlayışıyla bakarak bu farklılıkların zenginlik olarak görülmesinin önemine vurgu yaptı. Alevilerin sorunlarını “yol diliyle” konuşarak, muhabbet ortamlarında çözmelerinin önemini dile getiren Bülbül, asimilasyonun derinleştiğini belirterek Alevi kurumlarının asimilasyona karşı daha güçlü mücadele yürütmesi gerektiğini söyledi.
Bülbül, Alevilikte analığın “Hak kapısı” olduğunu, yolun yalnızca dedeler değil, analar tarafından da yürütüldüğünü belirtti. Aleviliğin temel değerlerinin ve yol pirlerinin tartışma konusu yapılamayacağını belirterek, Abdal ve Roman Alevilere yönelik ayrımcı yaklaşımlara karşı daha örgütlü bir tavır alınması gerektiğini vurguladı.

Aleviler Ve Medya
Alevilik Sempozyumu’na konuşmacı olarak katılan gazeteci Miyase İlknur, “Aleviler ve Medya” başlıklı sunumunda, Alevilerin kimlikleriyle görünür olabilmeleri için güçlü ve merkezi bir medya yapılanmasının zorunlu hale geldiğini söyledi.
Gazeteci-yazar Necdet Saraç ise “Aleviler, Siyaset ve Medya” başlıklı konuşmasında Türkiye’deki siyasal baskılara dikkat çekerek, TELE1 ve Merdan Yanardağ’a yönelik saldırıların demokrasiye tehdit oluşturduğunu belirtti. Saraç, Alevilerin ortak bir medya ağı kurmasının yaşamsal bir zorunluluk haline geldiğini vurguladı.

Suriye, Emperyalizm Ve Dayanışma Çağrısı
Sempozyumun son konuşmacısı gazeteci Hüsnü Mahalli oldu. Suriye’ye yönelik emperyalist saldırıları ve Arap Alevilerine dönük soykırım politikalarını aktaran Mahalli, Alevi dayanışmasının zayıflığını eleştirerek halkların birleşik mücadelesinin zorunluluğuna işaret etti.
Sempozyum Konserle Sona Erdi
Etkinlik, saat 18.00’de başlayan konserle son buldu. Sadık Gürbüz, Hacı Bolat ve Pınar Aydınlar’ın sahne aldığı konserde Alevi deyişleri, halk türküleri ve devrimci marşlar seslendirildi. Pınar Aydınlar’ın söylediği türküler eşliğinde çekilen halaylar, salondaki coşkuya kardeşlik duygusunu ekledi. Etkinlik, çekilen kardeşlik halayıyla son buldu.












