MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim 2024’te Meclis’te yaptığı, Abdullah Öcalan’ın tecridinin kaldırılması ve TBMM’de konuşması önerisini içeren “tarihi” çıkışının üzerinden bir yıl geçti.
(Haber Masası) – Bu süreçte 27 Şubat 2025’te Öcalan’ın silahların bırakılması ve örgütün feshi yönündeki çağrısı, sembolik silah yakma ve Meclis’te komisyon kurulması gibi adımlar atılırken; 19 Mart 2025’te CHP’ye yönelik yargı operasyonları tartışmaları büyüttü. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, T24’ten Murat Sabuncu’ya değerlendirmelerinde “Bizim CHP ile ilişkimiz fotoğraf karelerine değil; demokrasi, adalet ve barış gibi ilkelere dayanır” dedi.
Sürecin Kilit Kırılma Noktası: 19 Mart Operasyonları
Bakırhan, 19 Mart 2025’te CHP’ye yönelik yargı hamlesini “sürecin ruhunu yok sayan, toplumsal güveni zedeleyen yanlış bir girişim” olarak niteledi. “Barış ancak Türkiye’nin tüm demokratik güçlerinin ortak mücadelesiyle mümkün” vurgusunu yineledi.
Umudu Duygu Değil Politik İrade
“Umudumuz, iktidarın lütfuna değil; halkların barış iradesine ve örgütlü demokrasi mücadelesine bağlıdır” diyen Bakırhan, Öcalan’ın çağrısı ve Meclis komisyonu çalışmalarının “tarihi fırsat penceresi” açtığını söyledi.
Komisyon Görüşmesi Bir Taviz Değil Devlet Aklı
Öcalan’ın Meclis komisyonuyla görüşme talebine bazı partilerin mesafeli durmasını “tarihi sorumluluğu yerine getirmemek” olarak tanımlayan Bakırhan, “Bu görüşme taviz değil; rasyonel siyasetin ve devlet aklının gereğidir” ifadelerini kullandı.
Öcalan’ın Rolü Ve DEM Parti İlişkisi
Öcalan’ın Kürt siyasi hareketindeki konumunu “tarihin ve bugünkü sosyolojinin nesnel bir tespiti” olarak tarif eden Bakırhan, kamuoyunda konuşulan “yeni manifesto” iddialarına karşı “Partimize ulaşmış resmi bir yol haritası yok” dedi; ancak Öcalan’ın öneri ve eleştirilerinin “meşru ve kurucu” değer taşıdığını belirtti.
Kamuoyundaki Tepkiler Nasıl Yönetilecek?
Bakırhan, tepkileri “süreç karşıtlarının refleksleri” ve “iyi niyetli eleştiriler” olarak ikiye ayırdı: “Dilimize ve siyasetimize dönük yapıcı eleştirilerin gereğini yaparız; niyet okuma siyaseti gerilimi büyütür.”
Kürtçe Tartışması: Anadil Lütuf Değil Haktır
Meclis’in sosyal medya hesabından yapılan Kürtçe paylaşıma yönelik itirazlara Bakırhan, “Kürtçe ve bu ülkedeki her dil 86 milyonun zenginliğidir. Anadil lütuf değil temel haktır” yanıtını verdi.
CHP İle İlişkiler: Fotoğrafın Ötesinde Strateji
1 Ekim 2025’te Meclis açılışında çekilen ve tartışılan fotoğrafa dair eleştirilerin “anlaşılır” olduğunu söyleyen Bakırhan, DEM–CHP ilişkisini “ilkesel duruş”a bağladı: “İlişkimiz anlık görüntülere değil; hukuksuzluğa karşı ortak duruşa dayanır.”
Süreci Sabote Eden Kampanyalar
İYİ Parti ve Zafer Partisi başta olmak üzere bazı çevrelerden gelen eleştirileri “organize sabotaj” olarak nitelendiren Bakırhan, “Rotamız barış, pusulamız demokratik siyaset” dedi.
CHP’ye ‘Oyun Kurucu’ Çağrısı
Sürecin “ikinci aşamasına” geçildiğini söyleyen Bakırhan, yasal değişiklikler ve demokratikleşme başlıklarında CHP’nin “destekleyicinin ötesinde oyun kurucu” rol üstlenmesi gerektiğini belirtti: “CHP’nin ortaya koyacağı hukuk ve eşit yurttaşlık perspektifi kritik.”
Barışın Toplumsallaşması: AK Parti Ve CHP’nin Rolü
Demirtaş ve Yüksekdağ’a 4 Kasım 2025’te yapılan cezaevi ziyaretleri sonrası “barışın toplumsallaşması” vurgusunu yineleyen Bakırhan, “AK Parti kararlılığını artırmalı, CHP güçlü bir çözüm projesiyle sürece sahip çıkmalı; barış mitingleri toplumsal desteği büyütebilir” dedi.
Demirtaş’ın Yeri
“DEM Parti sürecin neresindeyse Demirtaş da oradadır; ne bir adım önünde ne bir santim gerisinde” diyen Bakırhan, gerçek yanıtların Demirtaş’ın tahliyesi ve hukukun işletilmesiyle mümkün olacağını söyledi.
Erdoğan’ın Niyeti Tartışması
“Siyaset niyet okumayla yürütülemez” diyen Bakırhan, iktidarın kendi ajandası olsa bile “barışa sahip çıkanın Türkiye’ye kazandıracağını” ifade etti.
Pozitif Barışa Neden İhtiyaç Var?
Bakırhan’a göre pozitif barış, dünya ekonomipolitiğindeki dönüşüm, Ortadoğu’daki jeopolitik kırılma ve Türkiye’deki sosyopolitik dönüşümün kesiştiği bu tarihsel aralıkta zorunlu: “Çatışma ve kutuplaşma değil; barış, birliktelik ve refah sunmalıyız.”
Zaman Çizelgesi
• 22 Ekim 2024: Bahçeli, Öcalan’ın tecridinin kaldırılması ve TBMM’de konuşması önerisini dile getirdi.
• 27 Şubat 2025: Öcalan, silahların bırakılması ve örgütün feshi için çağrı yaptı; sembolik silah yakma, Meclis’te komisyon adımı gündeme geldi.
• 19 Mart 2025: CHP’ye yönelik yargı operasyonları başladı.
• 1 Ekim 2025: Meclis açılışında çekilen fotoğraf kamuoyunda tartışıldı.
• 11 Temmuz 2025: PKK’nın silah bırakma açıklaması kamuoyuna yansıdı.
• 4 Kasım 2025: DEM heyetinin Demirtaş ve Yüksekdağ’a cezaevi ziyareti.
