Yavuz Bingöl’ün Bahçeli ile görüşmesi‘nde Alevi deyişi söylemesine aleviler tepki gösterdi.
(Haber Masası) – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yaptığı görüşmede sanatçı Yavuz Bingöl’ün Alevi deyişi söylemesi, Alevi çevrelerinde sert eleştirilere yol açtı. Tepkilerde, “Alevi inanç değerlerinin siyasal iktidarların gölgesinde araçsallaştırılmasının kabul edilemez” olduğu vurgulandı.
“Yara Açanların Sofrasında Deyiş Söylemek Alevilik Değildir”
Eleştirilerde, Bingöl’ün Bahçeli’nin karşısında “Seversen Ali’yi, değme yarama” deyişini okuması hatırlatılarak şu görüşler dile getirildi:
“Yara açanların, yaralarımızı kanatanların kapısına kul olmak yetmemiş; yanında Alevi inancını da, deyişini de götürmüş. Alevi inancını o kirli sofralara meze ediyor.”
“Deyiş Söylemekle Alevi Olunmaz”
Alevi çevrelerinden yapılan açıklamalarda, “Deyiş söylemekle Alevi olunmaz! Hele zalimin gölgesinde, onun diline dolanan bir figürsen hiç olunmaz! İnancı, onuru, değerleri ranta ve iktidara peşkeş çekenlere tek söz yeter: Biz sizi not ettik!” ifadeleri kullanıldı.
“Bozkırın Tezenesi Değil, Tezeği Oldu”
Bazı yorumlarda, Bingöl’ün sanatının ilk dönemlerinde halk ozanlarıyla birlikte anıldığı, ancak bugün geldiği noktada “halktan ve Alevi değerlerinden uzaklaştığı” vurgulandı. Tepkiler, “Kimi bozkırın tezenesi, kimi bozkırın tezeği oldu” sözleriyle özetlendi.
Alevi Deyişlerinin Yeri: İnanç, Yol Ve Erkân
Alevi-Bektaşi geleneğinde deyişler; cem, semah ve görgü gibi erkân içinde, bağlamasıyla, rızalık ve eşitlik ilkeleriyle icra edilen ibadet dili olarak kabul ediliyor. Alevi kurum ve yol önderlerinin ortak vurgusu, deyişlerin “politik vitrinlerde değil, inancın öz mekânlarında ve rızalıkla” söylenmesi gerektiği yönünde.
Tepkilerin Odağı: Araçsallaştırma ve Siyasallaştırma
Son tartışmada öne çıkan ortak eleştiri, Alevi inanç unsurlarının “siyasal meşruiyet üretme” amacıyla kullanılması. Alevi çevreleri, inanç değerlerinin iktidar ilişkilerinin gölgesinde gösteriye dönüştürülmesini reddettiklerini belirtiyor.