Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) İstanbul Şubeleri, 2 Temmuz Madımak Katliamı’nın 32. yıldönümü dolayısıyla Kadıköy’de yaptığı açıklamayla kamuoyunu anmalara katılmaya çağırdı.
(Haber Masası) – “Sivas için adalet, herkes için adalet” vurgusu yapılan açıklamada, yüzleşme olmadan barış ve eşit yurttaşlık olmayacağı belirtildi.
Kadıköy’de Anma Çağrısı: “Yakanları da Aklayanları da Affetmeyeceğiz”
PSAKD İstanbul Şubeleri, 2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen 33 canın anısına düzenlenecek anmalara çağrı amacıyla Kadıköy Rıhtım’da bir basın açıklaması gerçekleştirdi. “2 Temmuz 1993 Madımak’ta insanlık yakıldı! Yakanları da aklayanları da affetmeyeceğiz! Faşist ve şeriatçı kuşatmaya karşı gelin canlar bir olalım” yazılı pankartın açıldığı açıklamaya çok sayıda kişi katıldı.
Anma, yaşamını yitirenler anısına yapılan saygı duruşu ve semahlarla başladı.
“Ne Acımız Azaldı, Ne Öfkemiz Dindi”
PSAKD İstanbul Şubeleri adına basın açıklamasını Özkan Tacer okudu. Tacer, 2 Temmuz’un Alevi halkı için yalnızca bir yas değil, aynı zamanda direnişin, hakikat arayışının ve hesap sorma iradesinin sembolü olduğunu ifade etti. “Bu topraklarda direnişin simgesi, Alevi inancının hak, hakikat ve adalet yolundaki temel direklerinden biri olan Pirimiz Pir Sultan Abdal’ın anısına düzenlenen etkinliklerin dördüncüsünde, semah dönen gençlerimiz, ozanlarımız, yazarlarımız, sanatçılarımız, aydınlarımız, bu halkın vicdanı ve geleceği olan 33 canımız 2 Temmuz 1993 Cuma günü Madımak Oteli’nde yakılarak katledildi” dedi.
Katliamın insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini ve aradan geçen 32 yıla rağmen adaletin sağlanmadığını belirten Tacer, “Ne acımız azaldı, ne de öfkemiz dindi. Çünkü adalet yerini bulmadı. Katillerin büyük bir bölümü cezasız kalırken, ceza alanlar affedildi, serbest bırakıldı. İnsanlığa karşı işlenmiş bir dava, zaman aşımına uğratıldı” ifadelerini kullandı.
“Yakanlar da Aklayanlar da Aynı”
Tacer, Sivas öncesi ve sonrası yaşanan katliamlarla yüzleşilmediğini, katillerin devlet eliyle korunduğunu vurguladı. “Sivas katilleri ve onları savunan avukatlar el üstünde tutuldu, ödüllendirildi. Çünkü Sivas’ı yakanlar da aklayanlar da aynıydı. Katilleri de, bu katliamı planlayanları da, aklayanları da tanıyoruz” dedi.
“Yüzleşme Olmadan Barış Mümkün Değil”
Toplumsal barış ve eşit yurttaşlık için gerçek bir yüzleşmenin zorunlu olduğunu belirten Tacer, şunları söyledi: “Yüzleşme ve hesaplaşma olmadan bu topraklara barış da, demokrasi de, özgürlük de gelmeyecektir. 2 Temmuz’un hesabı sorulana kadar, Sivas için adalet, herkes için adalet mücadelemizi büyüterek sürdüreceğiz.”
Tacer ayrıca, Alevilerin barıştan yana olduğunu ancak yüzleşme olmadan hiçbir sorunun çözülemeyeceğini vurguladı: “Yolu Hacı Bektaş’tan, Dersim’den, Madımak’tan geçmeyen bir barış, Aleviler için eksik ve adaletsizdir. Başta Kürt sorunu ve Alevi sorunu olmak üzere hiçbir sorun, yüzleşme olmadan çözülemez. Aleviler her daim barıştan yanadır; ancak yüzleşme ve hesaplaşma olmadan yapılacak her tür ‘barış’, daha baştan çözülmeye mahkûmdur.”
“Yeni Anayasa Masalarında Biz Yine Yokuz”
Tacer, devam eden anayasa tartışmalarına da değinerek şunları dile getirdi: “Ama o masalarda yine Aleviler yok, emekçiler yok, kadınlar yok, Kürtler yok! Biz olmadan yazılan bir toplumsal sözleşme ne eşit olabilir, ne özgür, ne de kardeşçe.”
“2 Temmuz’da Sivas’ta, Ankara’da, Her Yerde Alanlardayız”
PSAKD İstanbul Şubeleri, bu yıl da Madımak katliamının yıldönümünde Sivas başta olmak üzere pek çok kentte alanlarda olacaklarını belirtti. Tacer, “32 yıl önce Sivas’ta yakılan ateş, bugün hâlâ kalbimizde yanıyor. Ama o küllerin içinden yeniden birlik, direniş ve umut yeşeriyor. Mücadelemiz yalnızca geçmişin hesabı değil, geleceğin de savunusudur. Ve biz buradan sesleniyoruz: 2 Temmuz’da bir kez daha Sivas’tayız! Aynı gün Ankara’da miting alanındayız. 2 Temmuz öncesi ve sonrası hemen her yerde alanlardayız. 33 canımızı anmak için alanlardayız” dedi.
Tacer, “Emekten, laiklikten, eşitlikten yana olan; özgür ve kardeşçe yaşayacağımız aydınlık bir Türkiye diyen, halkına ses, karanlığa ışık olan tüm dostlarımızı 2 Temmuz’da Sivas’a ve bulundukları her yerde alanlara çağırıyoruz! Faşist ve şeriatçı kuşatmaya karşı birlikte mücadeleye çağırıyoruz” diyerek açıklamayı sonlandırdı.
Eylem boyunca “Sivas’ı yakanlar, AKP’yi kuranlar” sloganı atıldı.