AABF İnanç Kurulu, 2025 yılı Matem Orucu öncesinde kamuoyuna yönelik kapsamlı bir açıklama yayımladı.
(Haber Masası) – AABF İnanç Kurulu Başkanı Hasan Ali İçlek Dede imzasıyla yapılan açıklamada, bu yıl Matem Orucu’nun 26 Haziran’da başlayacağı ve 8 Temmuz’da aşure lokmasıyla tamamlanacağı bilgisi de paylaşıldı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Zalimin Zulmü Neredeyse, Oranın Adı Kerbela’dır”
Sevgili canlar,
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Kerbela’da yaşanan insanlık dramını anmak; İmam Hüseyin ve yoldaşlarının Hakk yolundaki direnişini bir kez daha hatırlamak, anlamak ve yaşamak üzere matem orucuna hazırlanıyoruz.
Bu yıl matem orucu, 26 Haziran’da başlayacak ve 8 Temmuz’da aşure lokmamızı kaynatıp, pay ederek tamamlanacaktır.
Bazı yörelerde matem orucu başlamadan önce bir gün Ana Fatıma için, üç gün de Masum-u Paklar için oruç tutulmaktadır.
Kerbela: Bir Vicdan, Bir Duruş
680 yılında Kerbela’da yaşananlar yalnızca tarihsel bir trajedi değil; insanlık vicdanında silinmeyen bir iz, bir duruştur. Yezîd’in zulmüne boyun eğmeyen İmam Hüseyin’in direnişi; Alevî inanç toplumu başta olmak üzere, ezilen tüm halklara örnek olmuş, her çağda zalimlere karşı verilen mücadeleye ışık tutmuştur.
Zalime Biat Etmeyenlerin Yolu
İmam Hüseyin ve yol arkadaşları, bir iktidar kavgası için değil; Hakk’ın, adaletin ve insan onurunun savunucusu olmuşlardır. Asla zalimin zulmüne biat etmeyerek canlarını ortaya koymuş; zulme karşı susmanın da bir tür ortaklık olduğunu bize öğretmişlerdir.
Şah-ı Merdan Ali’nin dediği gibi:
“Haksızlığa boyun eğersen, hakkınla birlikte şerefini de kaybedersin.”
Kerbela Bugün De Yaşanıyor
Kerbela yalnızca bir coğrafyanın değil; bir tavrın, bir hâlin adıdır.
Bugün Çaldıran’dan Koçgiri’ye, Dersim’den Sivas’a, Maraş’tan Çorum’a, günümüzde Ortadoğu’da yaşanan Alevî katliamlarına kadar uzanan her zulüm, Kerbela’nın devamıdır. Zulmün olduğu her yer Kerbela’dır.
Matem: İçsel Bir Yolculuk
Bu matem günlerinde Alevî toplumu olarak; kendimizi sorgulamak, içimize dönmek, insanlık değerleriyle yüzleşmek ve Hüseynî duruşumuzu tazelemek en büyük görevimizdir. Matem orucu yalnızca yememek, içmemekle alakalı değil; her tür zevk, eğlence ve lüks tüketimden uzak durarak içsel bir yolculuğa çıkmaktır. Açlığı, susuzluğu ve acıyı paylaşmak; yoksulu, yetimi ve mazlumu unutmamaktır.
Oruç, Özle Yüzleşmenin Adıdır
Alevî inancında oruç; nefsi terbiye etmek, özü arındırmak ve vicdanla yüzleşmektir. Oruç, bireyin kendini bilmesidir.
“Sen seni bilirsen Bahri Hüdâ’sın,
Sen seni bilmezsen Hakk’tan cüdasın.”
(Yunus Emre)
Cemlerde Buluşalım, Muhabbette Derlenelim
Matem günleri boyunca; cemevlerimizde anmalara, muhabbetlere katılmalı, Kerbela’dan çıkarılacak dersleri bugüne taşımalı ve geleceğe dair sorumluluklarımızı konuşmalıyız. Bu dönemde barış, kardeşlik ve adaletin dili yayılarak büyütülmeli; küskünlükler barışa dönüştürülmelidir. Doğaya, kurda, kuşa, suya ve karıncaya kadar her varlığa karşı daha özenli ve saygılı olmalıyız.
Yol Diliyle Hizmet, Yol Adabıyla Durmak
Hizmet yürüten dede, ana ve babaların bu günlerde yolun diliyle ve yolun adabıyla topluma örnek olmaları; olumsuz her tartışmadan uzak durarak Hüseynî bir duruş sergilemeleri gerekir. Hak, Muhammed, Ali ve On İki İmam gerçeğine yönelen bilinçli saldırılar; “ifade özgürlüğü” kılıfı altında asla mazur gösterilemez. Bu, inancımıza ve kutsallarımıza açık bir hakarettir.
Oruç Niyet ve Açma Saatleri
Canlar, oruca niyet saati gece yarısı 24.00’ten öncedir. Oruç açma vakti, akşam güneşin batışıyladır. Cemevlerimizde hizmet yürütecek dede, ana, baba ve zakirler; AABF Bölge İnanç Kurulları’yla koordinasyon içerisinde olmalı, yol birliğini zedeleyen kişi ve gruplardan uzak durmalıdır.
Matem Takvimi
26 Haziran: Matem orucunun başlangıcı
7 Temmuz: Oruçların tamamlanması
8 Temmuz: Aşure lokmasının kaynatılması ve paylaşılması
“Matemimiz Hakikatimizdir”
Bizler, Hüseynî ve talipleriyiz. Pir İmam Hüseyin’i anlamak; Hüseyin gibi yaşamaya gayret etmektir. Direnişin, adaletin, aşkın ve teslimiyetin adı olan Kerbela, sadece bir yas değil; aynı zamanda bir bilinç ve direniş hâlidir. Her matem, bir diriliştir. Ve biz bu dirilişi her yıl yeniden yaşar, yeniden diriliriz.
Alevî inanç toplumunda oruç asla zamanla ölçülü değildir. Bu nedenle oruç saatle tutulmaz. Oruç açma veya ağız mührünü bozma, güneşin batmak üzere olduğu zaman göz önünde bulundurularak gerçekleştirilir.
AABF İnanç Kurulu Yönetim Kurulu Adına
İnanç Kurulu Başkanı
Hasan Ali İçlek