Almanya’nın iç istihbarat kurumu BfV, AfD’yi özgürlükçü demokratik düzene tehdit olarak görüyor
Almanya’da iç istihbarattan sorumlu olan Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), Almanya için Alternatif (AfD) Partisi’ni resmen “kesin olarak aşırı sağcı” bir oluşum olarak sınıflandırdığını duyurdu. Göçmen ve Müslüman karşıtı söylemleriyle tanınan parti, artık yalnızca bir şüphe unsuru değil, açık bir tehdit olarak değerlendiriliyor.
“Etnik Kökene Dayalı Millet Anlayışı Anayasa ile Bağdaşmıyor”
BfV’nin açıklamasına göre, AfD içinde egemen olan etnik temelli millet tanımı, Almanya Anayasası’nın öngördüğü demokratik düzenle bağdaşmıyor. Bu anlayış, belirli toplumsal grupları – özellikle Müslüman ülkelerden gelen göçmen kökenli vatandaşları – dışlamayı ve eşit yurttaşlık haklarını reddetmeyi amaçlıyor.
İnsan Onuruna Aykırı Söylemler Belirleyici Oldu
BfV Başkan Yardımcıları Sinan Selen ve Silke Willems, AfD yöneticilerinin ve parti söylemlerinin insan onuru ilkesine açıkça aykırı olduğunu belirtti. Bu durumun, AfD’nin “kesin aşırı sağcı” olarak sınıflandırılmasında kritik bir rol oynadığı ifade edildi.
Üç Eyalet Teşkilatı Zaten Aşırı Sağcı Olarak Sınıflandırılmıştı
AfD’nin Thüringen, Saksonya ve Saksonya-Anhalt teşkilatları, daha önce eyalet düzeyindeki istihbarat birimleri tarafından aşırı sağcı olarak tanımlanmıştı. Parti, 2021 yılında federal düzeyde “şüpheli vaka” olarak takibe alınmıştı ancak hukuki süreçler nedeniyle bu karar gecikmeli olarak kamuoyuna duyurulabildi.
İzleme Faaliyetleri Artabilecek, Ancak Yasaklama Kararı Yok
Yeni sınıflandırmayla birlikte, iç istihbaratın partiye yönelik izleme faaliyetleri – muhbir kullanımı, gizli izleme, ses ve görüntü kayıtları gibi – daha kolay bir şekilde devreye sokulabilecek. Ancak bu durum, AfD’nin doğrudan yasaklanacağı anlamına gelmiyor. Partinin kapatılması ancak Federal Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla ve siyasi kurumların başvurusu üzerine mümkün olabilir.