AABF, 6 Şubat 2023 depreminin ardından yürütülen yardım çalışmalarına ilişkin, asılsız iddialara karşı kamuoyuna kapsamlı bir açıklamada bulundu.
(Haber Masası) – Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), 6 Şubat 2023 depreminin ardından yürütülen yardım çalışmalarına ilişkin kamuoyuna kapsamlı bir açıklama yaptı. Bağımsız Konteyner Tespit Komisyonu’nun 26 Nisan 2025 tarihli Nihai Raporu’na atıfla, 200 konteynerin eksiksiz şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldığı vurgulandı. AABF, sürece ilişkin yöneltilen iddiaları açıkça reddederken, dayanışma ve şeffaflık ilkelerinden taviz verilmeyeceğini belirtti. AABF, kurumun itibarını zedelemeye yönelik girişimlerde bulunanlara karşı hem idari hem de hukuki adımların atılacağını kamuoyuna duyurdu.
Açıklamada, Cemevlerinin yalnızca ibadet değil; kültürel, sosyal ve toplumsal adaletin merkezleri haline getirileceği vizyon da paylaşıldı.
AABF’nin Kamuoyu Açıklamasının Tam Metni:
“AABF Kamuoyu Açıklaması
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) olarak, 6 Şubat 2023 depreminin ardından yürüttüğümüz yardım faaliyetlerinin şeffaflığı ve doğruluğunu bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Bağımsız Konteyner Tespit Komisyonu’nun 26 Nisan 2025 tarihli Nihai Raporu, 200 konteynerin tamamının ihtiyaç sahiplerine eksiksiz şekilde ulaştırıldığını açıkça
belgelemektedir. Üç ay süren titiz saha çalışmaları; fotoğraflar, videolar ve birebirgörüşmelerle desteklenen bu rapor, tüm belgelerin eksiksiz ve doğru olduğunu kesin olarak ortaya koymaktadır. Ortaya atılan çelişkili iddialar detaylıca incelenmiş, ancak hiçbirinin gerçeği yansıtmadığı açıkça kanıtlanmıştır.
Bu durum, AABF’nin yardım süreçlerindeki özenli, şeffaf ve sorumlu yaklaşımının açık bir göstergesidir. Özellikle konteyner yardımları başta olmak üzere, deprem süresince bölgelere ulaştırılan tüm insani yardımların kimlere, hangi yöntemle ve hangi ölçütlerle teslim edildiğinin en somut delili ve şahidi; Türkiye ve Avrupa’daki Alevi kurumları, deprem bölgesindeki Cemevlerimiz, köy muhtarlarımız ve yerel yöneticilerimizdir. Yardım süreci geniş bir paydaş
katılımıyla, şeffaf ve denetlenebilir şekilde, kamuoyunun gözü önünde yürütülmüştür. Bu süreçte, ihtiyaç tespiti yerel aktörlerle birlikte yapılmış; yardımların adil dağılımı için toplumsal hassasiyetler gözetilmiştir.
Alevi kurumları olarak sadece yardım ulaştırmakla kalmadık; dayanışmanın, güvenin ve toplumsal bütünleşmenin güçlü bir örneğini de sergiledik. 30 Nisan 2025 tarihinde Zoom platformu üzerinden cemevlerimize yaptığımız açık çağrıyla gerçekleştirdiğimiz
toplantımızda, birliğimizin dayanışma ruhunu ve gerçeği ortaya koyma kararlılığını hep birlikte gösterdik. Ne yazık ki bazı çevreler, bu şeffaf süreci gölgelemek, kişisel hırs ve egolarını tatmin etmek ve AABF’mizi itibarsızlaştırarak yönetimi ele geçirme amacıyla sorumsuzca hareket etmektedir. Bu karanlık ve belirsiz yolda atılan adımları derin bir kaygıyla ama daha da güçlü bir kararlılıkla karşılıyoruz. Bu algı operasyonları, mesnetsiz iddialarla birliğimizi zayıflatmayı ve AABF’nin güven veren duruşunu sarsmayı hedefleyen sorumsuz girişimlerdir. AABF olarak dedikodulara, yanıltıcı açıklamalara ve kurumsal değerlerimize aykırı davranışlara asla boyun eğmeyeceğiz.
Nihai Rapor’umuz bu tür girişimlere verilmiş en net cevaptır. Hakikat bizim pusulamızdır, dayanışma ise gücümüzdür!
Ara rapor sürecinde, bazı kişilerin izinsiz ve yanıltıcı şekilde “ara rapor” yayımlayarak süreci manipüle etmeye çalıştığı da tespit edilmiştir. Bu tür davranışlar yalnızca Cemevlerimizin emeğine değil, halkımızın güvenine ve kurumsal bağlılığımıza da zarar vermektedir. AABF
olarak tavrımız nettir: Şeffaflıktan, hesap verebilirlikten ve kamuoyuna doğru bilgi aktarmaktan asla taviz vermeyeceğiz. Gerçekleri çarpıtmaya yönelik her türlü girişime karşı, her zaman dimdik duracağız. Bu tür girişimlere karşı gerekli tüm adımları kararlılıkla
atacağımızı ve birliğimizi koruma yolunda asla tereddüt göstermeyeceğimizi kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz.
Bununla birlikte, öne sürülen bazı tutarsız ve orantısız iddialar, yalnızca belgelerdeki küçük aksaklıkları büyüterek, topyekûn deprem yardım çalışmalarımızı değersizleştirme çabasına dönüşmüştür. Kaldı ki, hem Türkiye’de hem de uluslararası hukukta, afet ve olağanüstü hâl
koşullarında insani yardım süreçlerine ilişkin belgelenme ve idari işlemlerde belirli esnekliklerin tanınması genel bir uygulamadır. Bu bağlamda yaşanan bazı teknik eksikliklerin, yardım faaliyetlerinin bütününü gölgeleyecek şekilde yorumlanması son derece hakkaniyetsizdir. Oysa AABF olarak yürüttüğümüz bu büyük yardım kampanyası, yalnızca kendi toplumumuz nezdinde değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası kamuoyunda da ciddi
bir karşılık bulmuş; kurumsal güvenimizi pekiştirmiştir. Almanya Federal Meclisi’nde gerçekleşen 6 Şubat Depremi Anma Etkinliği’nde ana konuk olarak davet edilmemiz,
kurumumuzun bu süreçteki saygın ve etkili duruşunun açık bir göstergesidir.
Uluslararası yardım kuruluşlarıyla eşit düzlemde, koordineli ve profesyonel biçimde yürüttüğümüz çalışmalar, AABF’mizi sadece bir inanç kurumu değil; aynı zamanda kriz anlarında güvenilir ve şeffaf bir sivil toplum aktörü olarak konumlandırmıştır.
Canlar,
Birliğimizin ve dirliğimizin temelini oluşturuyorsunuz. Mesnetsiz ve kasıtlı şekilde intikam duygularıyla hareket edenlere karşı gösterdiğiniz sağduyu ve dayanışma, bu ailenin gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Sizlerden aldığımız güven ve destekle, hiçbir zaman hayal kırıklığına neden olmadık, olmayacağız. İlkelerimizden ve hedeflerimizden sapmadan mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Bizim için deprem süreci ve sonrasında yaratılan yapay gündem artık kapanmıştır.
Geleceğe odaklanıyoruz:
Birlikte güçlü, istikrarlı ve umut dolu bir gelecek inşa edeceğiz. Cemevlerimizi yalnızca ibadet mekânları değil; aynı zamanda eğitim, kültür, gençlik projeleri ve toplumsal adaletin aktif merkezleri haline getirmek için tüm gücümüzle çalışacağız. Alevi değerlerini yeni nesillere
gururla taşıyacağımız bu yolda, teknolojiyi etkin kullanarak daha fazla buluşacak, fikirlerinizi dinleyerek ortak projelerle birliğimizi büyüteceğiz. Kapasite artırımı, gençlerin aktif katılımı ve dayanışmamızın küresel bir örneğe dönüşmesi için tüm adımları atacağız.
Kamuoyuna çağrımızdır:
AABF, yapıcı eleştirilere her zaman açıktır. Ancak yalanlara, çarpıtmalara, iftiralara ve karalamalara karşı duruşumuz nettir.
Nihai raporumuz; şeffaflığımızın, başarılarımızın ve birlik ruhumuzun en somut göstergesidir. Yaratılmak istenen olağanüstü gündemler bizi sarsmayacak; aksine daha da kenetleyecektir.Bu başarı, başta Cemevlerimiz olmak üzere, hep birlikte ortaya koyduğumuz dayanışma ve
mücadele azminin ürünüdür. Geleceğe yönelik kararlı adımlarımızla AABF’nin istikrarlı bir şekilde büyüyeceğine olan inancımız tamdır. Dayanışmamızı daha da güçlendirelim; adalet, eşitlik ,özgürlük ve barış için mücadelemizde safları sıklaştıralım. AABF, geçmişte olduğu gibi gelecekte de toplumumuzun yanında olacak; Cemevlerimizi ve halkımızı daha güçlü bir
yarına taşımak için durmaksızın çalışacaktır.
Son olarak; kurumumuza ve yöneticilerimize yönelik gerçekleştirilen her türlü saldırı, iftira ve hakaret karşısında idari ve hukuki yaptırımları kararlılıkla uygulayacağımızı özellikle vurgulamak isteriz.
Saygılarımızla,
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu”
