(ANKARA) – ABD Başkanı Donald Trump, tüm yabancı yardımları 90 gün süreyle askıya aldı. Kararının ardından Birleşmiş Milletler (BM) ajansları ve uluslararası yardım kuruluşları, küresel yardım operasyonlarını kısıtlamaya başladı.
Trump Yabancı Yardımları 90 Gün Askıya Aldı
Donald Trump, geçen hafta ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın (USAID) gelişim yardımını 90 günlüğüne askıya aldı. Ardından, “Önce Amerika” politikasını uygulamaya başladığını duyurdu. Bu durum, dünya çapında ABD’ye bağımlı yardım kuruluşları arasında “kırmızı alarma” yol açtı.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Başkanı Filippo Grandi, dünya çapında 136 ülkede, evlerinden zorla sürülen 122 milyon insana hayati yardım sağlamakla sorumlu olan ajansına, gece yarısı bir e-posta göndererek, harcamalar üzerinde derhal bir sıkı denetim uygulanmasını emretti. Bu denetim, acil durumlar dışında yeni malzeme siparişlerinde 90 günlük bir gecikme, işe alım ve sözleşme dondurulması ile tüm uluslararası hava yolculuklarının durdurulmasını içeriyor. Grandi, tüm personele gönderdiği e-postasında şu ifadeleri kullandı:
“Önümüzdeki haftalar boyunca, bu finansman belirsizliğinin mülteciler ve yerinden edilmiş insanlar üzerindeki etkilerini, operasyonlarımızı ve ekiplerimizi minimize etmek için çok dikkatli ilerlemeliyiz. Bu adımlar, bu zorlu dönemde kaynakları yönetmemize yardımcı olacak. Açık olan bir şey var ki, her zamankinden daha fazla, çalışmalarımızın etkisini ve verimliliğini göstermeye devam etmemiz gerekiyor.”
Yardım Kuruluşları Zorda
ABD, 2024 yılı için UNHCR’a 2 milyar 49 milyon dolar finansman sağlamıştı. Bu finansman, ajansın toplam bütçesinin beşte birine denk geliyor. Ajans, ABD’nin fon kesintisine uyum sağlamaya çalışıyor.
Grandi, çoğu BM ajansı ve diğer uluslararası yardım kuruluşlarının Trump’ın bu kararından etkilendiğini söyledi. Dünyadaki insani yardım programları, personel çıkarmak zorunda kaldı. Ayrıca, operasyonlarını yavaşlatmak durumunda kaldı. Bu durumdan, yalnızca acil gıda programları ve İsrail ile Mısır’a yapılan askeri yardımlar muaf oldu.
Trump’ın bu kararı doğrultusunda, Tayland’daki mülteci kampındaki sahra hastaneleri, savaş bölgelerinde mayın temizliği ve HIV gibi hastalıklardan mustarip milyonlarca insan için tedavi ilaçları gibi programlar kesilme riskiyle karşı karşıya kaldı. Myanmar’dan kaçan yaklaşık 100 bin mülteciye barınak sağlayan Tayland’daki kamplardaki klinikler, ABD’nin Uluslararası Kurtarma Komitesi’ne (IRC) yapılan finansman dondurmasının ardından kapatıldı.
Hayati İlaçların Teminini de Etkileyecek
Bangladeş merkezli bir yardım çalışanı da barınma alanında çalışan organizasyonların, mülteciler için ev inşa etmek ve onarmak amacıyla yeni malzeme satın alamayacaklarını belirtti.
Kesintiler, HIV, sıtma ve verem gibi hastalıklar için hayati ilaçların teminini de etkileyecek.
Bazı sivil toplum kuruluşları, dondurmanın neden olduğu finansman açığını kapatmak için halktan bağış almaya başvurdu. Tayland’daki insan kaçakçılığına karşı mücadele eden Freeland Foundation, bir kampanya başlattı.
Teach for Ukraine yöneticisi Matiiash, kararın Ukrayna’nın STK sektöründe panik ve endişeye sebep olduğunu belirtti. Matiiash, sosyal medya hesabı üzerinden “Sadece fonlar dondurulmuş değil. Her bir hibenin arkasında, hayal edilemez koşullarda çalışan gerçek insanlar var” paylaşımını yaptı.
Marco Rubio’dan Açıklama
Öte yandan, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da açıklama yaptı. Ardından, ABD’nin bu kesintisinin “hayati yardım” olarak tanımlanan “temel ilaç, tıbbi hizmetler, gıda, barınma, geçim yardımı ve malzemeleri” etkilemeyeceğini söyledi. Ayrıca, kesintinin, “kürtaj, aile planlaması veya cinsiyet ideolojisi” içeren yardım programlarına odaklandığını belirtti.
Bununla beraber, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce da konuya ilişkin şunları söyledi:
“Çok uzun bir süre boyunca, Amerika’nın dış yardım endüstrisi ve bürokrasisi, Amerikan çıkarlarıyla uyumlu olmamış ve birçok durumda Amerikan değerlerine ters düşmüştür. Yabancı ülkelerde, ülkeler arası ve içindeki uyumlu ve istikrarlı ilişkilere doğrudan ters düşen fikirleri teşvik ederek dünya barışını istikrarsızlaştırmaya hizmet etmektedirler. Amerikan halkı, ülkemize uzun yıllardır zarar veren politikalara son verilmesini talep etti. Sağduyuya dayalı girişimler ve önceliklere geri dönülmesini bekliyor. Bunun zamanı şimdi.”