(ANKARA)- DEM Parti Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli ile milletvekilleri, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını Meclis’in Basın Kapısı’nda protesto etti.
Sezai Temelli Hakan Fidan’a Tepki Gösterdi
Sezai Temelli, Hakan Fidan’ın dün Meclis’te Kuzey ve Doğu Suriye’ye dair yaptığı açıklamalara işaret etti. Ardından, “Güncellenmesi gereken sizin politik anlayışınızdır” dedi.
“Suriye’de Aleviler Katlediliyor”
Suriye’de son durumu değerlendiren Kılıç Koçyiğit, “Bakın Aleviler katlediliyor. Yargısız infaz ediliyorlar. Linçlerle idam seremonileri ve halka açık gösterilerle aslında insanlık bir kez daha kaybediyor.” dedi.
“Riskler Artıyor”
Temelli ise Suriye’de çöken Esad rejimine işaret ederek, “Bir diktatör çöktü” dedi. Temelli, “Bu Ortadoğu halkları için umut var bir gelişme olmasına karşılık ne yazık ki bugün Suriye için umutvari değiliz. Çünkü Suriye’deki gelişmeler aslında hem Türkiye için hem de bölge halkları için krizi büyütmekte, riskleri artırmaktadır. Daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi Türkiye’nin iç ve dış politikası arasına bir çizgi koymak mümkün değildir. Özellikle Türkiye’nin Ortadoğu politikası bugün Türkiye’deki gelişmeler belirlemede önceliklidir” diye konuştu.
“Çatışmalar Son Bulmalı”
Temelli, Türkiye’de barışın olabilmesi ve krizlerin bitmesi için Ortadoğu’daki çatışmaların da son bulması gerektiğini söyledi. Temelli, “Ortadoğu’da barış ve istikrarı sağlayacak adımları atarak ancak Türkiye’de de sorunları çözebiliriz. Bu akılla hareket etmek gerekiyor. Bu akılla dış politikayı inşa etmek gerekiyor” dedi.
“Duvara Toslayacaklar”
Temelli, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “Güncellenin” şeklindeki sözlerine tepki gösterdi. “Biz de dönüp Dışişleri Bakanı’na diyoruz ki güncellenmesi gereken sizin politik anlayışsızdır. Tam 13 yıldır Suriye’de yaşanan krizlere rağmen hala gerekli dersleri çıkaramayanlar, bugün hala Suriye’yi istikrarsızlaştırmaya devam ediyor. ÖSO’Lar, SMO’lar ki bunların geçmişini çok iyi biliyoruz. Bunlar EL kaide, IŞİD, Nusra dediğimiz terör örgütlerinin ürünleridir. Bugünkü karşılıklarıdır. Bunlarla beraber bir siyaset inşa etmeye kalkmak akıl tutulmasından başka bir şey değildir. Oysa Suriye’nin geleceği eğer demokratikleşmeyse bu demokratikleşmeyi sağlayacak yegane unsur o bölgede istikrarlı bir siyaseti hayata geçirmiş olan Suriye Demokratik Güçleri’dir. Bunlarla sağlanacak diyalog ve müzakere süreci Suriye’nin ve bölgenin geleceği açısından en sağlıklı politik hattır. Esas güncelleme arıyorsanız işte tam da burada arayacaksınız. Bu bölgeyi hedef alan, bu bölgeye saldırı politikalarını güncelleyenler aslında duvara çarpıp 13 yıldır debelendikleri çukurun içinde kalmaya mahkumdur ” ifadelerini kullandı.
“Barış İstiyorsanız İmralı Kapılarını Açın”
Temelli, sözlerine şöyle devam etti: “Kuzey ve Doğu Suriye’de IŞİD tehlikesi yeniden büyümeye başlamıştır. Bunun nedeni Kuzey ve Doğu Suriye’yi hedef almaktır. Bu hedef almanın sonucunda bugün bu riskler artmaktadır. Oysa biz Suriye’de barış istiyoruz, Türkiye’de barış istiyoruz. Barışın yolu Kürt sorununun demokratik çözümünden geçiyor. Barışın yolu Türkiye’nin aslında bu konuda bir adım atmasından geçiyor. İktidara sesleniyoruz. Türkiye toplumuna ‘1 Ekim’den beri barış barış diye seslenip el uzattık. Elinizi sıktık, diyalog kanalları açtık’ diyen iktidara sesleniyoruz. Diyalog kanalları açmaktan bahsediyorsanız önce İmralı’nın kapılarını açın. Kapıları açın ki bölgeye de Türkiye’ye de barışın yolu açılmış olsun.
“Yeni Bir Kapı”
Söz alan Gülistan Kılıç Koçyiğit ise şunları söyledi: “Suriye’de yeni bir dönem, yeni bir kapı aralanmış durumda. Peki, bu dönemin asli unsurları nedir diye baktığımızda; aslında bölgede birkaç yapı olduğunu görüyoruz. Gördüğümüz kadarıyla HTŞ’nin zımmi olarak uluslararası güçlerce desteklendiğini kısmen bir değişime uğraması karşılığında Suriye’nin geleceğinde rol sahibi olacağını görüyoruz. Bu aynı zamanda Türkiye açısından da geçerli. Türkiye’de benzer bir politikayı destekliyor ve şu ana kadar halihazırda ne HTŞ’nin ne Hama’yı, ne Humus’u, ne Şam’ı almasından bir rahatsızlık beyan etmemesinden bu yapıyı tanıdığını ilintili ve ilişkili olduğunu çıkarabiliyoruz.
“Aleviler Katlediliyor”
Fakat şöyle bir sorun var, Suriye’de 8 Aralıktan sonra birçok insanlık ve savaş suçuna tanıklık ettik. Bakın Aleviler katlediliyor, yargısız infaz ediliyorlar. Linçlerle idam seremonileri ve halka açık gösterilerle aslında insanlık bir kez daha kaybediyor.
Milletvekilllerimiz, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılara ilişkin Mecliste açıklama yapıyor
— DEM Parti (@DEMGenelMerkezi) December 12, 2024
https://t.co/Pqiv6zmNzY