(İSTANBUL) – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Gezi Davası tutuklusu Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Kahraman ve kızları Vera ile İstanbul’da bir araya geldi. Buluşmaya İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de eşlik etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve beraberindeki CHP heyeti, İstanbul’da Gezi Davası’nda 18 yıl hapis cezasına çarptırılan ve Silivri Cezaevi’nde cezası infaz edilen şehir plancısı Tayfun Kagraman’ın eşi Meriç Kahraman ve çiftin kızları Vera Kahraman ile görüştü.
Kahraman’ın CHP Üyelik Kartı Özel’e Teslim Edildi
Kahraman’ın CHP üyelik kartını eşi Meriç Kahraman’a teslim etmek üzere CHP lideri Özel’e takdim eden Çelik, şunları söyledi:
“Tayfun Kahraman İstanbulumuzun, partimizin çok kıymetli bir üyesi, çok değerli bir yol arkadaşımız. Partimize de uzun süre önce üye oldu. Beşiktaş ilçemizde üyelik kartı bulunuyordu. Kendisine uzun zamandır teslim edememiştik. Meriç Hanım’a teslim etmek üzere kartı getirmiştik ve bu kartı, Tayfun Kahraman’ın üyelik kartını Meriç Hanım’a teslim etmek üzere size takdim ediyorum efendim.”
Özel: Tayfun çıkana kadar bu kartı cebimde taşıyacağım
Özgür Özel ise özetle şöyle konuştu:
“Tayfun, partimizin üyesi ve bu kente çok hizmet etmiş birisi. Gezi Olayları sırasında bir meslek örgütünün başkanıydı hem de çok önemli bir meslek örgütünün. Gezi Olayları sırasında, elbette bu meseleye duyarsız kalamazdı ama o hep ara bulucu rol oynadı. Sayın Erdoğan ile iki kez görüştüğünü biliyoruz. O iki görüşmede de -ben bunu Erdoğan’a da anlattım- görüşme sonrası yaptığı açıklamalar çok yapıcı. Olaylar olmadan, kimsenin burnu bile kanamadan evine dönmesi için. (…)
Şimdi siz bu kartı getirdiniz, ‘Bunu Vera’ya, Meriç’e verelim.’ Ne yapacak? Tayfun’a götürse bu kartın örneğin CHP toplantılarına, Genel Merkez’e gelmek, herhangi bir kata çıkmak için kullanılan bu kartı kullanamayacak. Bu kart Tayfun’da durdukça bence çok işlevsel olmayacak. Tayfun çıktıktan sonra bu kart Tayfun’a lazım. Tayfun çıkana kadar -müsaade ederseniz- ben Genel Başkan olarak bu kartı cebimde taşıyacağım. Ben bu kartı cebime koyayım, hiç olmazsa ceketi giyerken çıkarırken ya da cüzdana koyayım, her gün bunu gördükçe her gün bir şey yapmamız gerektiğini bir kez daha hatırlayalım. (…)”