(BURSA) – Bursa’nın Karacabey ilçesindeki Akhisar köyünde tarımla uğraşan Sinan Çiftçi, ürettiklerinin elinde kalmasından yakındı. Domates ve karpuz eken Çiftçi, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Ananı da al git’ çıkışını hatırlatarak, “Hani ‘Ananı da al git’ demişti ya başbakanken Sayın Cumhurbaşkanı. Bugün söylese daha mantıklı. O gün o kadar sıkıntılar yoktu. Bugün çiftçinin anası ağlıyor” dedi.
Karacabeyli Çiftçi Erdoğan’a Seslendi
Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi, Bursa’nın Karacabey ilçesindeki çiftçiler bu yıl ürettiklerini satamamaktan dert yandı. Ülkedeki salçalık domates üretiminin en fazla yapıldığı bölgedeki Akhisar köyünde tarımla uğraşan 30 yaşındaki Sinan Çiftçi, ANKA’ya verdiği röportajda sorunlarını şöyle dile getirdi:
“Sayın Cumhurbaşkanım, biz sizi çok seviyoruz ama keşke siz de beşli çeteyi, vergi kaçıranları, Ziraat Bankası’ndan hibe kredi çekip kredi borcunu ödemeyen Yıldırım Demirören’i, kara para aklayanları, tefecileri, aracıları sevdiğiniz kadar alın teri döken, emek harcayan, üreten, çiftçiyi sevseydiniz. Bizi sevseydiniz üreten, alın teri döken çiftçi bu hale gelmezdi.
“Köylü AKP İktidarının Kölesi Olmuş Durumda”
Ürettiğinin karşılığını alamıyor, zarar ediyor, iflas ediyor. Çiftçi şu anda intiharın eşiğine gelmiş durumda. Türkiye’de çalışarak, üreterek, emek harcayarak para kazanamıyorsun. Türkiye, kara para aklayanların, vergi kaçıranların cenneti olmuş durumda. Üretici, çiftçi, hayvancı perişan olmuş durumda; cenazesi kaldırılmak üzere. Atatürk’ün ‘Milletin efendisi’ dediği köylü, çiftçi şu anda Erdoğan’ın, AKP iktidarının, emperyalist güçlerin, tarımı kullanan, çiftçiyi kullanan bazı sanayi baronlarının kölesi olmuş durumda. Yani milletin efendisi olan köylü, kara para aklayanların, tefecilerin, aracıların ve çiftçiye en büyük düşmanı olan Cumhurbaşkanı ve AKP iktidarının kölesi olmuş durumda.”
İhracat Kotası, İhracat Yasağı…
Tarlasındaki karpuzu da gösteren Çiftçi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı şu sözlerle eleştirdi:
“Bu karpuzu sadece ben değil, hiç kimse satamıyor. Karpuzu alan yok. Bunun çeşitli sebepleri var. Şu anda Fransa’dan, Paris’ten olimpiyat oyunlarından ihracat talebi var karpuza. Balkanlardan var fakat çiftçisini çok seven hükümetimiz ihracat kotası, ihracat yasağı getiriyor. Neymiş, ‘Benim halkım karpuzu ucuz yesin’ diyor.”
Büyük şehirlerde karpuzun market fiyatlarına değinen Çiftçi, şöyle devam etti:
“Bodrum’da 25 liraymış karpuzun kilosu. İstanbul’da bazı marketlerde 17-18 lira. Başka bir yere gidiyorsun, 3-5 lira. Neyin ne olduğu belli değil. Türkiye’de ne üretim ne hal ne satış planlaması var. İşin rezilliği çıkmış. Yani şu anda ben dönümüne 20 bin lira masraf etmişim ve bu karpuzu maalesef satamıyorum, tarlada kalacak. Artık biz para kazanma derdinde falan da değiliz. Alan yok, tarlada kalmış durumda.”
“Türkiye Salça Pazarındaki Yerini Kaybetti”
Türkiye’de salçalık domates üretiminin merkezinin Karacabey olduğunu söyleyen Çiftçi, buna rağmen Türkiye’nin salça pazarındaki yerini kaybettiğini söyledi ve şöyle devam etti:
“Ben bir kilo domatesi 4 liraya satarsam para kazanıyorum ama 2 liraya satıyorum. Yani ben dönümüne 15 bin lira zarar ediyorum. İç piyasada salçanın ucuz yenmesi için geçtiğimiz yıllarda hükümet, salça ihracatına kota koydu. Bundan dolayı da Türkiye’den salça alan bazı ülkeler, Orta Doğu olsun, Avrupa, Asya ülkeleri; Türkiye’de pazar kapanınca Çin, Hindistan gibi ülkelerden salça almaya başladı. Yani Türkiye pazarını kaybetti. Domates, salçalık domates fiyatları yükseldi.”
‘Ananı da Al Git’ Sözünü Hatırlattı
“Çiftçi para kazanmaya başladı iki sene önce. Cumhurbaşkanı bunu kendine yediremedi” diyen Çiftçi, şöyle devam etti:
“‘Benim çiftçim niye para kazanıyor, benim çiftçim para kazanmasın’ dedi. Sayın Cumhurbaşkanımız bizi yine çok sevdiği için ihracatı yasakladı. Türkiye, salçadaki pazarı kaybetti ve bugün sen ihracat kısıtlamasını kaldırıyorsun ama adam diyor ki, ‘Ben Çin’den, Hindistan’dan alıyorum domatesi. Senden almıyorum. Sen çünkü bana daha önce satmadın. Kısıtlama koydun’ diyor. Fabrikaların ellerindeki stok salçaları da Tarım Kredi Kooperatifi ya da Toprak Mahsulleri Ofisi aracılığıyla devlet alsın. Fabrikalar da desin ki, ‘Elimde salça kalmadı. Bu domatesi alayım’. Şimdi diyorlar ki, ‘Elimde salça var. Satamıyorum. Dolar düşük. Pazarımı kaybettim’ diyor. Bu çiftçinin de anası ağlıyor burada. Hani ‘Ananı da al git’ demişti ya başbakanken Sayın Cumhurbaşkanı. Bugün söylese daha mantıklı. O gün o kadar sıkıntılar yoktu. Bugün çiftçinin anası ağlıyor. Salçalık domatese çözüm bulunması lazım. Binlerce insan bu işten ekmek yiyor.”