(İSTANBUL) – Buenos Aires’te bir pansiyon dairesinde kalan iki lezbiyen çiftin kapısı kırılarak dairenin ateşe verilmesi sonucu üç kişinin hayatını yitirmesi, gözleri LGBTİ karşıtı aşırı sağcı lider Javier Milei ve onun çeşitlilik karşıtı politikalarına çevirdi.
Bugün Buenos Aires’te dört kadın için gerçekleştirilecek mitingde LGBTİ topluluğuna karşı artan nefret suçları ve Javier Milei hükümetinin kışkırtıcı/cesaretlendirici politikalarının toplumdaki yansımaları konu alınacak.
4 LGBTİ Bireyin Hedef Olduğu Saldırı
6 Mayıs 2024’te Buenos Aires’in Barracas mahallesindeki bir pansiyonda gerçekleşen saldırıda kapıyı kırarak içeri giren 62 yaşındaki saldırgan, Mercedes Roxana Figueroa, Pamela Fabiana Cobas, Sofía Castro Riglo ve Andrea Amarante’nin üzerine elindeki yanıcı maddeyi fırlatmıştı.
Cobas olay anında hayatını yitirirken, partneri Figueroa organ yetmezliğinden birkaç gün sonra vefat etmişti. Amarante is e 12 Mayıs’ta yine hastanede yaşama veda etti.
Olaydan tek sağ kurtulan Riglo ise haftalar sonra hastaneden taburcu edildi. CNN’e demeç veren avukatının yaptığı açıklamaya göre hayatta kalmasının tek sebebi, kundaklama sırasında partneri Amarante’nin onu korumak için siper olması.
Süregelen LGBTİ Protestoları ve Milei’nin Konumu
8 Mayıs’ta başlayan ve günümüze kadar gelen protestolarda LGBTİ topluluğunun hedefinde Javier Milei ve açıktan aldığı LGBTİ karşıtı tutum yer alıyor.
Javier Milei’nin göreve gelir gelmez kapattığı bakanlıklar arasında Kadın, Cinsiyet ve Çeşitlilik Bakanlığı da vardı. LGBTİ topluluğu, o günden beri savunmasız grupların daha da korunmaz hale geldiğini, devlet kademelerindeki tavrın silikleşerek halkta da bu gruplara karşı cesaretlenmeye sebep olduğunu ifade ediyor.
Milei ve Hükümetinin Talihsiz Demeçleri
Javier Milei, hemcinsler arasında ilişkiye karşı olmadığını iddia etse de bir televizyon programında “Eğer kendinizi bir fil olarak tanımlıyor ve bir fille beraber olmak istiyorsanız, o sizinle fil arasında bir problem” ifadelerinde bulunmuştu.
Javier Milei’nin daha sonradan Dışişleri Bakanı da olan Diana Mondino ise “Eğer yıkanmamak ve bitlenmek istiyorsanız sizin seçimiz” diyerek topluluğun tepkisini çekmişti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Erin Kilbride Mayıs ayında yaptığı açıklamada, “Arjantin hükümet kurmayları, eşcinselleri damgalayan ve onların şiddeti hak ettiği düşünülen bir kamuoyu oluşmasına katkıda bulunabilecek söylemlerine derhal bir son vermeli” diyerek eleştirmişti.